30 Ağustos 2012 Perşembe

HZ Süleyman & Kabala & Büyü

                           


Hz Süleyman'ın özelliklerini temsil eden bir resim


                             HZ SÜLEYMAN'ın büyü kitabı  diye atfedilen bir kitap olduğu ileri sürülüyor bu sitede. Ve hatta dahada ileri gidip ibranice bazı büyüleri kelimelere döküyorlar. bu ve bunun gibi bir çok rivayet var bilindiği üzere. ortalık tam bir bilgi çöplüğü.

                             Peki gerçekten bu şekilde büyü mümkün mü ? Kuran bize bu konuda ne diyor ? aslında tek kelime ile söylemek gerekirse yazılanların tamamı birer rivayet ve çoğuda İsrailliyattan geçmiş bizim dinimize. Hz Kuran dışında araştırma yapılabilecek bir kitap yok.

                              Kurandaki çeşitli ayetler ışığında Kabalizm-Büyü ve Zihin kontrolü ( Mind Control ) gibi aldatmacaları inceleyelim. ve yapılan uyarılara bakalım. sonuclarına ve günümüz şartları doğrultusunda ele almaya çalışalım. Çok şatafatlı bir yazı olmaması muhtemel, herkez bir Sikkofield olamaz. Zaten bu konulara merakınız var ise okuyun yoksa gerçekten sizin için zaman kaybı. ben olsam okumam.Açıkçası ben kendi hesaplarımın peşindeyim. Ben yazdım, elimden bu geliyordu bu kadarını yaptım.

                             Şimdi çeşitli Blog yazarlarının KABALA ve büyücülük hakkında neredeyse ortak sayılan görüşüne bir göz atalım.

İşte bir Blog ;

                             Peki bu Kabbala nedir yahu ?
Kabbala cok guclu bir buyuculuk mertebesi, bir bakima kendi ba$ina bir büyüdür. Varolu$u eski Misir`a kadar dayanir ve izlemi$ oldugumuz teori ile cok iyi mantiksal kesi$me noktalari izler.
Babil`deki büyü sihir mevzularindan sonra eski Misir`a kadar uzanan bu tarti$malar eski Misir zamaninda kilit nokta halini almi$ ve Firavun büyücüleri öğretilerini sürdürmüş, bu öğretileri Yahudiliğin içine sokarak onu tahrif etmişdir. Hz. Musa filmini izleyen herkez de iyi bilirki Hz. Musa firavunun buyucu ve sihirbazlarina kar$i Allah (c.c)`nin mucizeleriyle kar$i koymaktadir. 
Eski Mısır'dan Yahudiliğe devrolunan öğreti, Kabala'dır. Kabala da, aynı Mısır rahiplerinin sistemi gibi, ezoterik (gizemli) bir öğreti olarak yayılmış ve yine Mısır rahipleri gibi temelde büyü ile ilgilenmiştir. Yani kabala`yi Misir ayin ve buyulerine endekslersek elimize tamamen uyu$an iki parça gececektir. Ünlü Yahudi araştırmacı Shimon Halevi, "Kabala, Tradition of Hidden Knowledge" (Kabala, Gizli İlmin Geleneği) adlı kitabında Kabala'yı şöyle tanımlamaktadır:
"Pratikte Kabala, kötülüklerle ilgilenmenin yolu ve semboller yoluyla psikolojik dünya üzerinde güç kazanmanın tehlikeli bir sanatı ve büyüye dayalı bir formudur."  KAYNAK 


                           Yazının içerisinde, ki birçok tarihçinin ve bu işlere meraklı yazarların araştırmacıların kaynak gösterdiği meşhur BAKARA102-103 üncü ayet.dikkat çekiyor tekrar. ve büyücülük gibi insan üzeri olaylara referans olarak gösteriliyor bu ayet.bende bu ayet ile başlamak istiyorum.

102-  Ve onlar (1) tutup Süleyman'ın yönetimi sırasında( o dönemin ) şeytanlarının (2) uydurduğu yalan ve desiselerinin peşine takıldılar (3) Oysa ki Süleyman küfre sapıp nankörlük yapmadı, aksine o (na düzen kuran)  şeytanlar küfre sapıp nankörlük yaptılar (4) insanlara sihri öğrettiler (5).Yine (Medine Yahudileri) Babilli iki güç sahibine; Harut ve Marut'a (6) verileni izlediklerini(iddia ettiler).(7) Oysa o ikisi " Baksanıza biz ( Babil esaretiyle) sınanmaktayız, sakın küfre sapma(yın)! " demedikçe hiç kimseye bir şey öğretmiyorlardı.Fakat(Babil'de ki düzenbazlar) bu ikiliden kişi ile eşinin arasını açacak şeyler öğreniyorlardı (8). Ne varki o ( Babilli düzenbazlar), Allah'ın izni olmadan hiç kimseye zarar veremezlerdi; ama yinede zarar verip yarar sağlayan şeyler öğreniyorlardı.(9) Doğrusu onlar, bu türden bir alışverişe giren kimsenin ahirette eli boş kalacağını çok iyi biliyorlardı. Kişiliklerini sattıkları şey ne fenadır. Keşke bunu olsun bilebilselerdi (10) 

103- Ve eğer onlar hakikate inansalar ve sorumluluklarının bilincine varsalardı, Allah katından kendileri için hayırlı bir ödül alırlardı. Keşke bunu olsun bilselerdi.


                       ( Ayette bulunan sondaki numaralar sadece o kısmın açıklamasıdır ) 


_________________________________________________________________________________

1- Yani : Medine Yahudileri.

2- Taberi Mülk'ü " Dönem,Devir" anlamına gelen ahd'le açıklar. Burada Kuran, sihir ile uğraşan, daha doğrusu insanları büyüleyen ve onları gerçekten koparıp bir hayalin, Bir illüzyonun yada sanal bir hayatın peşine takan kimseleri şeytan olarak nitelendirmektedir.En'am ( 6:112) ve Nas ( 114:6) sürelerinde de geçtiği gibi " şeytan" ismi hem şeytanlaşan cinler, hemde şeytanlaşan insanlar için kullanılır.Buradakiler insan şeytanlarıdır.Zira hem ayette bunların insanlara öğrettikleri ve dolayısıyla insanlarla haşır-neşir oldukları, hem  de kafir oldukları ifade ediliyor. Eğer cin şeytanı olsaydı, Onlar zaten kafir oldukları için böyle bir vurguya gerek kalmazdı. Bu surenin 14. ayetinde de ikiyüzlülük yapan medine ileri gelenleri için " şeytanlar" ifadesi kullanılmıştır. Hz Süleyman'ın Peygamber değil büyücü olduğu iftirasını Medine'deki Yahudiler dillendiriyordu zaten.

3-  Tetlü fiili' alâ edatı ile gelirse " biri adına yalan uydurmak",' an ile gelirse " birinin sözünü doğru nakletmek "vurgusu  taşır.( Kasımî ). Türkçe'de de " okumak "," atmak,sıkmak,kesmek" manasında kullanılır.Şeytanlaşan birtakım insanların uydurdukları bu sihirler sonradan Kabala (gelenek) adı verilen  külliyatın çekirdeğini oluşturdu.Tevrat'a sırt çeviren yahudi'ler Kabala'ya yapıştılar. Hayatı gizem, gizemi büyü haline getirdiler. Krallar döneminde büyücülüğün ne kadar yaygın olduğu Eski Ahit'in Daniel,Mezmurlar ve Yaremya kitaplarından anlaşılır.İsrailoğulları büyü ve büyücülükte Mısırdayken 5. ve 6. hanedanlar döneminde tanışmışlardı.Halbuki Eski Ahid büyüyü şiddetli bir şekilde yasaklıyordu ( Çıkış 22:18; Levililer 19:26,31; 20:27 vd )  Büyü yasağı aynı sertlikte Talmud'da özelliklede Mişna'da yer alır. Mişna'da büyü puta tapıcılıkla bir tutulur.yani büyü dinlerin tamamında yasaklanmış, Hipnotize ve illüzyon ile insanları olmayan şeylere inandırarak gerçekten uzaklaştırdıkları için. Bu tarz tekniklerin zaten asıl amacı da budur. Gerçekten uzaklaştırmak.

4- Hz Süleyman'ın putlara taptığı iftirasını her nasılsa kitaplarına bile geçirmişlerdi ( Krallar I, 11:5-9 ) Bizce onların Hz Süleyman'ı tekfir etmeleri için putlara tapma hikayesine ihtiyaç yok. Çünkü bir üstteki notta da alıntıladığım gibi  Eski Ahid ve Talmud'da sihir şiddetle yasaklanmış, bu işlerle uğraşanlar puta tapmakla bir sayılmıştır. Hz Süleyman'ın putlara taptığı hikayesinin aslı, onun sihirbaz olarak görülmesidir. Yöneticiliğini yaptığı israiloğulları onun yöneticiliği sırasında ülkelerinin, siyasette,sanatta.ekonomide ilimde, ve hikmette ulaştığı noktaya sihir sayesinde ulaştığını düşünüyorlardı. Medine Yahudileri " Muhammed'in işine bakın ! Doğruyu yanlışı birbirine karıştırıyor Süleyman!ı Peygamberler arasında anıyor. Oysa ki o rüzgara binen bir büyücüydü " demişlerdi. Burada Kuran sihri açıkça " Küfür/Gerçeği ötme " olarak nitelendiriyor.

5- Bu bağlamda sihir, nüzûl sebebine uygun olarak " Komplo,düzen,tuzak " şeklinde anlaşılmalıdır ( Bkz: 74:24 )  Ebu Cafer Taberi  Tarih'inde bu ayeti açıklayan bir bilgi yer alır: II. Kuruş ( Chosroes), :Hz peygamberden davet mektubu aldığında, o zaman Pers eyaleti olan Yemen yöneticisi  Bâzân'dan Hz Peygamberi zincire vurarak Pers sarayına gönderilmesini ister. Bâzân bunun için iki adamını yollar.Komplo tam gerçekleşecekken, Hz Peygamber onlara öz oğlunun Kuruş'u öldürdüğü haberini verir. Haberi doğrulatan komplocular eli boş dönerler( Tarih,Beyrut 1407, II, 655-656, Kahire, 1987) Bu açıklayıcı rivayeti sihrin sözlük tarifi desteklemektedir: " Hile, desise, aldatma,görüldüğü gibi olduğu zannedilen, fakat aslının hiçte öyle olmadığı şey". Lügatte sihrin aslı şöyle tarif edilir: " Bir şeyi gerçekte olduğundan farklı göstermek" ( Mekâyis ve Lîsan). Sihrin en büyük etkisi irade ve akıl üzerindedir. İrade ve akıl ruhtan kaynaklanan iki kuvvet olduğu düşünülürse, sihrin ruhun gücünü kırmayı amaçlayan bir sabotaj girişimi olduğu sonucuna varılır.Bu özelliği ile sihir aklı iptal eder, fikri karıştırır, duyguları kirletir, kalbi çeler. Sihrin etkisiyle insanın irade gücü ters orantılıdır ki bu çok önemli. Gizli bir amaca hizmet eden her hilekarca aldatma sihrin tanımına dahildir. Hem bu ayet hem sihrin objektif gerçekliği Tâhâ 69 ve Furkan 8 ışığında anlaşılmalıdır. Kuran'da sihrin insana, onu iptalin ise Allah'a nispet edilmesi hayli anlamlıdır ( 7:118 )

6- Veya :" iki melek", ya da: " Melek gibi iki adam", İbn Abbas buradaki " Melek" i " Melik" ( Kral yönetici, önde gelen) okumuştur. ondan ayrı olarak Hasan El Basri , Sait b Cübeyr, Zühri, Dahhak ve daha başkaları da Hârût ve Mârût'un melek değil " Melik/Kral" olduğuna inanmış ve böyle okumuşlardır. ( Razî, İbn Kesir; İbn Cevzî).   Hârût ve Mârût isim olmaktan çok vasıf olabilir. Hârût 'un türetildiği kök olan harata " Harap etti-tahrip etti " anlamına gelir. Mârût 'un türetildiği Marata ise " Son verdi-bozdu" demektir O halde Hârût harap eden, Mârût bozan anlamına gelir bu konudaki mesnetsiz yorumları reddeden ibn Aşûr, Hârût ve Mârût kelimesinin arapça'ya Keldanice'den geçtiğini söyler. Hârût " ay " anlamına gelen Haruka'nın, Mârût müşteri yıldızının arapçalaşmışıdır. Birincisi dişiliğin sembolü , ikincisi erkekliğin sembolüdür. Birincisi dünya üzerinde en çok etkili olan gök cismi. İkincisi gezegenlerin en yücesidir. Keldaniler gök cisimlerine tapmakta, ölen salih kişilerin göğe yükselip ışık saçtıklarına inanmaktaydılar. Sihride bunların icat ettiklerine inanmaktaydılar.

 Keldanilik





7- Veya mâ' ların olumsuzluk anlamıyla : "... Babil'de Hârût ve Mârût adlı iki meleğe birşey indirilmemişti; dolayısıyla o ikisi hiç kimseye bir şey öğretmiyorlardı ki, " Biz sadece sınav aracıyız, sakın ha buna uyup ta küfre düşme ! " desinler de onlar da o ikisinden kişiyle eşinin arasını açacak bir şeyler öğrensinler."    İbn Abbas 'da, ve mâ unzile'deki   ya olumsuzluk anlamı verir. fakat bu tercih bizce bağlam ile uygun değildir.  






8- Erkek ile kadının arasını ayırma, Hz Süleyman 'a karşı düzen kuran bu örgütün kapılarını yanlızca erkeklere açıp kadınlara kapatılması şeklinde de anlaşılabilir



9- Veya 'ya olumsuzluk anlamı vererek: " ama yinede ne yarar nede zarar sağlayan şeyler... " İşte sihir, komplo, tuzak, suikast vb gibi düzenbazlıkların gerçek mahiyetini bu uzun cümle vurgulamaktadır. " Allah'ın izni"  istisnası, Kuran mesajının bel kemiğini teşkil eden tevhid'e ilişkin bir uyarıdır.Bir mü'min hiçbir görünür yada görünmez varlıkta bizatihi güç vehmedemez. İnsanın Rabbi'de tüm varlıkların Rabbi'de Allah 'tır. sihri küfür ile eşdeğer kılan şey insanların ondan bizatihi bir güç vehmetmeleridir. Bir üsteki cümle ile bu cümle arasında gerçekte hiçbir çelişki yoktur. Kişi ile eşinin arasını açan, sihrin bizzat kendisinden kaynaklanan bir güç değil. sihre muhatap olan kimse yada kimselerin cehalet, zayıf kişilik ve vehimlerinden kaynaklanan zaaflarıdır. bununla görünen yada görünmeyen varlıkların insan psikolojisindeki etkilerini yok sayıyor değiliz. Bu etkileri en güzel izah eden durum Pisikosomatik hastalıklardır. Kökü psikolojik olduğu halde fiziki olarak bedende tezahür ederler ( bişeyler tarafından çarpılma psikolojisi gibi ) Sihrin dünya ve ahireti yıkan bir şey olmasının temelinde. İnsandaki gerçeklik algısını bozması yatar.  


10- Yahudiler'de Babil kralı Nabukadnazar'ın ( ki Matrix filminde Morpheus un kullandığı geminin adı bunuda bir not olarak iliştireyim)  esaretindeyken gizli örgüt kurdular. Ayetteki " melek gibi " kişiler ( ki bunlar şeytanlaşan insanların karşıt kutbunu oluşturuyor) Eski Ahid e göre Haggai ve İddo nun oğlu Zekeriyya ' dır ( Ezra, 5:1 ) Bu kutsal kişiler örgüte üyeliği erkekler ile sınırlandırdılar, yani üyelere yaşadıkalrı durumun ilahi bir sınav olduğunu, asla inkara sapmamalarını öğütlediler. Med ve Pers kralı Cyrus iktidara geldiğinde , İsrailoğulları onunla gizli bir anlaşma yaptılar. Kendileri Cyrus 'un Babil'i fethini kolaylaştıracaklar, bu hizmetlerinin karşılığında ise Cyrus yahudilerin Filistin'e dönmelerini sağlayacak  ve yerle bir edilen Süleyman mabedinin yapımına da destek verecekti. Sonuçta bu gerçekleşti. Ayet Hz Peygambere karşı o günkü putperest , Pers kralı ile iş tutan Medine Yahudileri'ne, hastliklerinden içine düştükleri yaman çelişkiyi bile fark edemedikleri imasında bulunmaktadır. Bu bir putperest bir düşmana karşı yapılmış bir örgütlenme değil. Tıpkı Babil sürgünü ile neticelenen kayıp yüzyılların başlangıcı olan Hz Süleyman' a karşı yapılmış komplo gibidir. Hz Süleyman'ın iktidarını devirmek için gizli teşkilat kurup komplo hazırlayanlar, onu büyücü ilan ettiler ( I Krallar, 11:14, 23:26, 29:32 ) Zira ona karşı komploları başarısız oldu. Kuran onların Hz Süleyman'a olan iftiralarını bu ayet ile reddetti. Onlar bu iftira ve komploların bedelini çok ağır şekilde ödediler. Hz Süleyman'dan sonra devlet hızla parçalandı. İbrani milleti bölündü, birbirine düştü ve bu tefrika ünlü Babil sürgünü  ile sonuçlandı. Sözün özü ayet, Hz Peygambere ihanet eden yahudileri, Hz Süleyman'a ihanet den yahudiler'e benzetir ve tehdit eder: Onlar kaybetti sizde kaybedeceksiniz der. Nitekimde öyle olmuştur.


                  Rockafeller, İllüminati, Siyonizm, Masonluk, Tapınakçılar, Kuru kafa kemikler, CFR, falan filan gibi oluşumların ne yapmak istedikleri ve bunları yaparken kullandıkları teknikleri bu ayet ışığında incelediğinizde daha iyi anlayabiliyoruz kanaatimce. Sübliminal mesajlarla yıkanan beyinler şu meşhur MKultra projesi, kaybedilen kültürler, sömürülen ahlaklar, dumur olmuş beyinler.yıl 2012 ve büyücülük artık bu şekilde oluyor. kimse gizem yada kabalizm gibi olmayan ve açıkça gerçekten uzaklaştırmak için hazırlanmış bu tuzaklara kanmasın. Tek gerçek var oda ÖLÜM 


                 Biiti. 
   

KAYNAK 
____________________________


Ebu Cafer Muhammed ibn Cerir et-Taberi :        Tarih

İbn Aşûr                                                                                 :      et-Tahrîr ve't-Tenvîr

Mustafa İSLAMOĞLU                                        :    Hayat Kitabı Kuran 
   

7 Ağustos 2012 Salı

AKP ve PKK




                 Ölen Askerler adına üzgünüm ve arkada kalanlara Allah'tan sabır dilerim  bunları belkide televizyon yayınlarından yada birçok gazete manşetlerinden hergün okumaktan gözleriniz pörtlüyor biliyorum  Ağlamaktan göz pınarları kuruyan aileler var. sorun nerede mi ? bu insanlar niye ölüyor'un cevabını bulamamakta. Bu ölümlere şu soruyu sorana kadar kimse ağlamasın .

SORU : Bu insanlar neden ölüyorlar.?



              Yıl 1980 saldırılar ilk başladığında dile getirilen şikayet ne idi

Cevap :  Kürtçe yasağı

             Hükümet bunu yıllar sonra kaldırabildi fakat köprünün altından sular çok hızlı bir şekilde akıyordu.

Daha sonraki istekler Kürtçe seçmeli ders Hükümet yine direndi ve sonunda kabul etti.Hükümet Belediye seçimlerine katılma şansı versekmi  diye düşünürken yerel otoritenin güçlendirilmesi talep ediliyordu Devlet bu noktaya geldiğinde ise artık Federasyon sistemi tartışılıyordu.

           Tablo bunlar iken Ankara hala yardım kolileri dağıtmakta ve Basını devlet kontrolüne almakta aramak istiyordu çaresi . bunun rantını da belli kesime yediriyordu.

            Sayın Başbakanın hatası 1 -  Haburdan sonra aklıselim kürt siyasetçilerini tasviye ettiaçılımdan Oslo sürecinden vazgeçti.Terörle mücadele Mecliste müzakere derken, iş kızışınca müzakereleri kesti. Böylece ipleri bilerek yada bilmeyerek PKK nın eline verdi. AKP nin politikasını kandil belirledi böylece.

          Hata 2  -    Dışarıda batıya fazla güvenirken Esad ın gücünü küçümsedi. Rejim muhaliflerine verdiği desteğin Esad ı kızdıracağını Şam ın kuzeyini kürtlere bırakıp Türkiye ile arasına bir tampon bölge kuracağını (ki bunda sonuna kadar haklı).bunun Ankara için ciddi bir güvenlik sorunu olacağını düşünemedi Sayın Erdoğan .

       SONUÇ :  Barzaniyi muhatap seçince de PKK muhatabın benim masayı kalabalıklaştırma mesajı vermek için Saldırdı.

       60 şehit verdik son 1 ayda Terörün bukadar hızlanmasının sebepleri çok fazla tabi fakat Suriye ve Esad politikası Konunun flama bayrak taşıyanı. Suriye ile ilişkilerin kızışması ve buna bağlı olarak Irak ,İran ,Rusya ile iplerin gerilmesi. ve tabi İran ve Rusyayı tedirgin eden birde KÜRECİK RADAR ÜSSÜ meselesi var
     
      Sayın Erdoğan malum Artan terör olaylarında Esad ı sorumlu tutuyor.


      BAkın ne diyor " Esadın desteklediği PKK unsurları Kandil'den ülkemize sızma gayreti içerisinde diyor."

      Acaba bu şikayetin hukuki ve ahlaki bir temeli varmı ?

               Suriye lideri Esad'ı devirmek için Özgür suriye ordusu adlı muhalif grupları ( CIA-MOSSAD vb oluşumlar la destekli ) eğiten, para yardımı yapan, sağlık hizmeti ve silah yardımına göz yuman Ankara PKK oluşumunu destekleyen ülkeleri suçlama hakkını yitirmedimi ?
 
            Ülkemizin başında malesef karar alırken 2 adım sonrasını hesap edemeyen bir iktidar var Esad'ı deviriyoruz derken Ülkenin Kuzeyinde kurulan Kürt oluşumlarına dolaylı yoldan destek verdiğinin farkında değil . demek isterdim fakat bence bizzat bilerek yapıyor çünkü dış politika ABD tipi küresel çetenin uşakları ülkeler tarafında planlanıyor. bu kardeşlerde Ankara'da ne olduğunu çok fazla bızıklamadan en stratejik ortadoğu ülkesinin Başbakanı olmanın keyfini çıkartıyor.

         
Hakkari/Şemdinli

           

Yoksa Güneydoğudaki Kürt meselesini Oraya gönderdiği yardım kolileriyle değil de 100-150 bin maliyetli şu karakolları daha uygun bölgelere ve daha sağlam şekilde koğuşlandırarak başlaya bilirdi

Şimdi size soruyorum bu aşağıdaki karakola saldırmak ne kadar zor ?

CEVAP:   Karakol gel bana saldır diye bağırıyor.


Tabiki Sayın Erdoğan son terör olaylarında CHP ve Medyayı suçlamayı ihmal etmiyor . Çünkü bu karakolları medya yaptı CHP yaptı.

          Ancak bu Ülkeyi bu noktaya getirdiğini unutuyor sayın ERDOĞAN


1- Ucu açık bir açılım kampanyası başlatarak altından kalkamadı
2- Terör örgütü silah bırakmadan pazarlığa oturarak.
3- Ölçüsüz vaadler verip onları karşılamadı.
4- ABD ve Kandil'i terör konusunda hiçbir zaman sıkıştıramadı.

          Ve terörün tırmanmasında kimlerin parmağı olduğunu hangi ülkelerin destek verdiğini bir türlü açıklayamıyor. SEbep?  . çünkü dolaylı yoldan kendisi veriyor.

          Bir de şu zavallı tabloya bakın ;

Türkiye ABD çıkarlarına uygun olarak Suriye 'de hükümet darbesi düzenlemeye çalışırken ABD kontrolündeki Iraktan gelen teröristler de Türkiyeyi vuruyor. ve Kürt devletinin Türkiye ayağı yavaş yavaş kurulmaya başlıyor. .


ya Türkiye Tuzağa düşürüldüğü'nü bilmiyor. yada zaten işin içinde.


ya bu kürt işi tutmaza Allah'ın yardımı ile üstesinden gelirsek ne olucak . . ?

Recep Tayyip Erdoğan


          İşte bu olucak İkinci Plan cepte ALEVİ - SÜNNİ etnik çatışması . .